19 Ağustos 2021 Perşembe

Fenerbahçe’nin Bir “Forvet”i Bile Yok!

Fenerbahçe’de “var” olanlar, Pereira gelince “yok” oldu!

Kadroda oldukları için “var” olanların yeterli/ becerikli olup olmamaları ayrı… 

Ayrıca, kadro dışı bırakılanlar… 

Bir de yolcu edilenler…

Gelen ya gönderildi, gitmek zorunda kaldı ya da kızağa çekildi!

Olağan işlerden sayılsa da bunlar; kimilerinde gariplik var.

Şimdi?

Olmayanların, olup da sakatlık, formsuzluk nedeniyle “yok” olanların yerini doldursun, “var” olsun, diye çabalar sürüyor. Bu çabalara gönüllü katkı veren de çok!

“O geliyor, şu geliyor” palavralarından geçilmiyor. Palavra diyoruz, çünkü “çenesi”yle, “kalem”iyle geçinenlerin, sosyal medya denen kesimde adamdan/ “Bir Bilen”den sayılanların dedikleri “fos” çıkınca, gelsin, “Kaynağım sağlam; ben bildim ama… ” deme gerekçesi dünden hazır:

Parası çok geldi!

Parayı az buldu!

Eşi istemedi!

Fenerbahçe’yi istemedi!

Vurgulanan mı?

Bana güvenin, beni takip etmeye devam!

Ağızlardan, kalemlerden çıkan her “kelam”, haber diye sunulur, bu da sosyal medyada kıtlıktan çıkılmış gibi beğenilir paylaşılırsa, adamlar atıp tutmaya niye devam etmesinler ki?

(Sende olmayan için arama çabasına düştüğünde, bunu bilen ve bundan yarar sağlama düşüncesinde olanlardan sana yardıma koşan çok olur! Yardıma koşanlardan sabıkalı olanlara yüz vermemek gerekir!)


******

Bir zamanlar…

Fenerbahçe’de taraftarın bir kesiminde, dıştan gelen karalama ve dolduruşların etkisiyle, bir “sol bek yok”, bunun yanında Souza- Mehmet Topal bir arada oynayamaz muhabbetti vardı. Bu da takımın uyumunu bozmaya yetiyordu.

Bu "muhabbet", başka futbolcuların da kafaya takıldığı, harcanması için çaba gösterildiği için, Fenerbahçe'de kalıcı bir hastalık oldu!

Şimdi?

Fenerbahçe’nin gündeminde varsa yoksa “forvet” eksikliği…

Geldi gelecek, şu gün gelecek haberleri…

Şu ya da şundan biri mutlaka; olmasa şu!

Fenerbahçe’de golcü diye alınan ya da kimliğinde “forvet” yazan yok mu?

Var olmasına var da…

Adı golcüye çıkmış olandan çok, ayağına gelen fırsatı tepmeyen, her an gol atacakmış havasında topla oynayan, pozisyona giren, sonuçta vurduğu gol olan birine gereksinimi var. 

Adı golcüye çıkmış olanların “fos” çıkması, bu konuda çok dikkatli olmayı gerektiriyor.

Sana uygun bir golcü yok mu?

Elleri böğründe olmakla, yakınmakla olmaz; olanlardan yararlanacaksın!

Akıl vermek gibi olmasın ya!

Rakibe geçit vermeyen, oyun dengesini bozan biri/leri her takımda vardır, kuşkusuz. İşte onlardan birini golcü denenin bulunduğu/ bulunacağı yerlerde oynatacaksın, boyuna posuna bakmadan!

“Olur mu canım hiç!” demeler kulağıma geliyor!

Gelsin!

Teknik direktörünün işi, hazır geleni/ olanı oynatmanın yanında, olası olumsuz durumlar için, elde olanlardan “kahraman” yaratmak değilse, tribünlerdekiler de teknik direktörlük yapar!

(Bir zamanlar iki gaz sobamız vardı. Birinin deposu bozuldu, ama atmadık. Gün geldi, sağlamının kapağı kırıldı. Kapağı kırılanın deposunu söktüm, ötekine taktım. Böylelikle, iki “işe yaramazdan”, tek “sağlam, işe yarar” soba çıktı.)


*****

Sona Doğru…

“Var”ken, sakatlık yüzünden “yok” olan “forvet”ler:

Serdar Dursun, Valencia.

“Var”ken, en son, Adana Demirspor maçındaki oyunuyla kadroya giremeyen Samatta…

(Osayi, resmi sitede “forvet”, ama dillerde değil! Kadro dışı bırakılan Thiam, Sinan Gümüş'ü bu "yok"lukta bile aranmıyor.)

Pereira’nın sıkıntısı büyük… 

Aradığı özelliklere bakılırsa, “forvet” özlemi daha büyük:

“Gol atan, bitirici, fırsatları değerlendiren bir forvet istiyorum. Kuvvetli, dengeli, zeki, bağlantı sağlayabilecek bir golcü olsun istiyorum.”

Bugün  Avrupa yolunda Helsinki maçı gruplara kalmak yolunda ilk durak…

Pereira, forvet yokluğu bakalım kimle/ nasıl bir anlayışla dolduracak, çözümleyecek?

Pereira’nın akla yatkın, verim alacağı bir planı vardır kuşkusuz.

Forvet denenin dışındakiler de gol atacağına, gol atma becerisi olanlar olduğuna göre…

Son Söz:

Elde olanlardan yararlanmak, olmayanların boşluğunu doldurmak, doldururken verimli olmak, teknik direktörün becerisi ve yaratıcılığıyla ilgilidir.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder