26 Kasım 2018 Pazartesi

Bu Yazının Başlığı Yok!

Ne maçtı ama!.

Tribünden ekranlara yansıyan görsellik!.

Temel Reis ve kanaryalı koreografi!

Trabzonspor logosu arasından yükselen Trabzonspor formalı Temel Reis, avucunda bir kanaryayı bütün gücüyle sıkıyor. Bunun sağında "Özgür Kalacak Kadar”, solunda devamı olan “Masum Değilsin” yazısı…

Tribünde boydan boya uzanan bir pankart…

24 Kasım 2018 Cumartesi

Fenerbahçe, Trabzon’a Maça Gitmiyor mu?

Fenerbahçe’nin zorunlu Trabzon yolculukları gürültü patırtıya gebedir.

Gün geldi şiddetlendi. Yıllardır böyle olduğu için de, bu, “geleneksel hal” aldı.

Özellikle 2010-2011 sezonundan sonra…

“Şike”, Trabzon’da oltaya takılan “yem” oldu.

(Futbol, genel seçimlerde ve kulüp seçimlerinde “oy”, konferanslarda “alkış” sağlar. Trabzonlu’nun bu “zaaf”ını sonuna kadar sömürenler, onların hangi sözcüklere, kimlere karşı duyarlı olduklarını çok iyi bildiklerinden, “heybe”leri dolu dönerler Trabzon’dan.)

21 Kasım 2018 Çarşamba

Fatih Terim’in Gücü mü Dediniz?

Medyada parlatmaya yönelik yöntemler çok!

İşte gündemde olan bir saptama:

"Galatasaray'da bu kadar sakatlık eğer Tudor döneminde olsaydı, şu anda linç ediliyordu. Bu da bir Fatih Terim gücüdür." 

Gel de medyadan yükselen seslere, orada at oynatanlara inan!. 

İnanmazsın, çünkü o sesler, “emir komuta zinciri”ne bağlı olarak yükseliyor ya da kesiliyor izlenimi veriyor.

18 Kasım 2018 Pazar

Milli Takım Küme Düştü, Aslında Düşmesi Gereken TFF’dir

Yanlışların getirdiği sonuçlar, aynı konumda olanlara farklı fatura edilir.

Fenerbahçe’deki olumusuz gidişten söz ederken, “en masumu Cocu” demiştik. Çünkü onun görevi, ilk düdük çaldığında başlıyor, o da maçı iyi okuyamadığından, kulübede değil “şeref tribünü”nde seyreder gibi seyrediyordu.

Görüntü başka neyi anlatabilirdi?

Sonunda Cocu gönderildi; oysa “fatura” onu oraya getirenlerde “aslan payı” olanlara da kesilmeliydi. Hiç değilse, KDV’yi birileri ödemeliydi.

Eğreti Başkan!

Bir “makam”a oturmak, hak edeni yüceltir. 
Kişi söz ve eylemleriyle, bıraktığı “eser”lerle yarınlara kalır; saygıyla anılır.
Ama…
“Makam”a oturan her “fani”, o “makam”ın hakkını verir mi?
Kişisel saplantılarla belli bir “camia”ya hizmeti görev edinen ve “makam”ı bu doğrultuda kullananlar, o “makam”ın hakkını veremezler.
Hele o “makam”da oturan, temsil ettiği kuruluşun “tüzük”ünün ilk maddesini unutursa:

15 Kasım 2018 Perşembe

ADD Başkanı mı, Taraftar Amigosu mu?

Atatürk’e saldırılar gündemdeyken ADD Başkanı başka telden çalıyor.

Başkan, tuttuğu takımın teknik direktörünün “talimat”lara uymayan eylem ve söylemleriyle ilgili aldığı cezalara tepki göstermeyi yeğliyor. Hızını alamıyor; ad vermeden Fenerbahçe’ye, FETÖ elemanlarıyla amansız bir mücadele yürütenlere çamur atıyor.

Ve kısa sürede rengini, “saf”ını belli ediyor.

4 Kasım 2018 Pazar

Sokak Kabadayıları!

İyi niyetli, hoşgörülü olmak, insan olmanın bir yansımasıdır.

Gel gör ki, insani değerlerden uzak olanlar, sizin olumlu yaklaşımınızı bir zayıflık olarak görürüler. Oysa siz, geçmişte yaşananlara, o tipteki insanların, sizin değerlerinizi nasıl aşağıladıklarını bilmenize karşın, “bizi başka türlü karşılarlar” diye yaklaşırsanız onlara, tepenize çıkarlar. 

Yetmez!

2 Kasım 2018 Cuma

Fenerbahçe, Günübirliğine Avrupa’ya “Av”a Gidiyor!

Fenerbahçe, öbür takımlara göre hep farklılık gösterir.
Başka takımlardaki çıkışlara baktığımızda, yönetim ya da teknik direktör değişikliğinin sahaya olumlu yansıdığını görürüz. Futbolcular, önceki maçlardan daha farklı olmuş, yeniden doğmuşlardır.
Gel gör ki, Fenerbahçe’de bu, ters yönde işler oldu. Umutlar, futbolda sönmeye başladı. Önde giden “Büyük”lerin tökezlemeleri bir umut olurken, Fenerbahçe’nin sahadaki durumu bu umudu anında söndürmeye yetiyordu.

1 Kasım 2018 Perşembe

Başarısızlıkta En Masumu Phillip Cocu’dur

Güvendiğiniz, beklentilerinizi boşa çıkartırsa ne yaparsınız?

Kişinin konumuna, konuya göre yanıtlayacağı bir soru bu. Yanıtta, kişilikten kaynaklanan tepkilerin de etkili olacağı su götürmez. Beklentilerin ne olduğu da önemli kuşkusuz.

Kimi der ki:

Bir fırsat daha veririm.

Kimi der ki:

Demek ki ben de yanılabiliyormuşum.

Kimi der ki: