27 Nisan 2019 Cumartesi

Trabzonspor Maçının Şakası Yok!

Fenerbahçe’yi medya yoluyla etkileme çabaları hiç eksik olmaz.

Zaten, ne zaman önemli bir maç olsa, türlü yönlerden “olumsuz etkileme” başlar.  

Amaç, Fenerbahçe’yi bulunduğu yerden aşağılara çekmek… 

Sadece dışta mı?

Ne yazık ki içte de “kıymeti kendinden menkul” kişiler de boş durmaz/dı.

Etkileme, bugün Saracoğlu’a gelecek Trabzonspor maçına yönelik olarak da sürüyor.

24 Nisan 2019 Çarşamba

Ersun Yanal, Fenerbahçe’ye Bu Kez İyi Gelmedi!


“Bu kez”, yineleme anlattığına göre, demek oluyor ki, önceki  “iyi gelmiş”ti.  

İlk geliş: 28 Haziran 2013
İlk gidiş:  09 Ağustos 2014
İkinci geliş: 14 Aralık 2018
İkinci gidiş: ?

Aradan 4 yıl geçtikten sonra gelen Ersun Yanal, 4 yıl yaşlanmıştı. 

İkinci gelişi farklıydı.

20 Nisan 2019 Cumartesi

Dün Birini Satan, Yarın Yenisini Satar

Dün neydi bugün ne?
Dün neler deniyordu, bugün neler denecek?

Olumuzluklar hep öyle, olumlu gidişler hep böyle sürecek diye düşünenler,  birkaç maça bakarak ahkam kesenler, konuşacak, konuşacak, konuşacaklar.

Konuşuyorlar da…

Futbol dünyasına yön verdikleri vehmi, onlarda hastalık düzeyindedir.

Hastalık işte, tanısı var; ama tedavisi yok!

17 Nisan 2019 Çarşamba

Fenerbahçe, Galatasaray'ın “Mahkeme” Çıkışına “Memnuniyetle" Dedi

Gelenek Bozulmadı, Öfke Üretti!

Kadıköy’de bir Fenerbahçe-Galatasaray maçı daha geride kaldı.

Gelenek bozulmadı; Galatasaray’ın “galibiyet hasreti” 20 yıla girdi.

Maç sonu “gelenek”in anımsatılması üzerine Fatih Terim şunları söyledi:

14 Nisan 2019 Pazar

Galatasaray'a Uygulanan "Kadıköy Tarifesi" 20. Yılında...

Fenerbahçe -Galatasaray maçları ses getirir.

Maçın Kadıköy’de olmasının ayrı bir önemi vardır. Çünkü adına “Kadıköy Tarifesi” diyeceğimiz somut bir veri var:

Galatasaray, Kadıköy’de en son galibiyeti 2-1’lik skorla 22.12.1999’da aldı.

Tersten bakarsak:

Fenerbahçe, 19 yıldır Galatasaray’a yenilmiyor.

Geldik 20. yıla…

3 Nisan 2019 Çarşamba

Bir 4 Nisan Vardı, Yok Sayıldı!

“Var” nasıl olur da “yok” olabilir?

Olur, bal gibi olur.

Sözgelimi birinden ya da bir şeyden söz ederken şöyle deriz:

Az önce vardı, şimdi yok.

Yani?

Orada bulunan biri, tüymüş, habersizce gitmiş de ondan…
Masanın üzerinde olan bir şey, oradan alınmış ya da bir yere savrulmuş da ondan…
Az önce gördüğümüz, sonra baktığımızda göremediğimiz..

Yani?