27 Ekim 2021 Çarşamba

Yeni MHK Üzerine: “Sistem” mi Bozuk, “Sistem”i Yürütenler mi?

Yuvarlanıp gidiyoruz!

Futbolda bütün gözler TFF ve kurullarında…


Sanki "her şey”de dört dörtlük işleyiş var da, bütün bozukluk, keyfilik, kollama doğrama, sadece TFF ve kurullarında gibi bir yanılgı yayılıp duruyor.


Futbol kamuoyu da buna saplandı kaldı!


Çamura batmak misali…


Birileri bir yığın iddia eşliğinde giderken geride bunları görmesi gereken ama görmezden gelenler, bir başka “eskimiş”i ya da “nadasa bırakılmış”ı bakarsınız boşalan koltuğu oturturlar.

Koltuk/lar boş  kalmaz!


*****


Futbol, bir oyun; Türkçe deyişle ayaktopu…


İçinde “ayak” olduğuna göre, “ayak oyunu”, yani "dolap, düzen, hile, kumpas”ı özünde taşır.


Olanlara hep şaşırıyoruz!


“Sistem bozuk” deniyor, futbolda işlerin düzelmesi için bunu hep dile getiriyoruz.


Ama “sistem”i işler ya da işlemez yapanın “insan” olduğunu hep unutuyoruz. Soyut bir “sistem”e sığınmak, “havanda su dövmek”ten öteye gitmiyor.


Oysa “kafa”lar değişmedikçe, “gelen ağam, giden paşam” ya da “eski haman eski tas” hesabı oyalanıp durulacak… Bu arada “malı götüren” götürecek, tavuklara/ kuşlara kalması gereken “kırıntı”lar, kimilerinin ağzına çalınan “bir parmak bal” olacak!


“Sistem”i kuran, işleyişine uygun ellere teslim eden/ler, “uygun eller” aracılığıyla gününü gün edecek!


“Uygun el” yıpranırsa yenisi getirilir, olur biter!


(Artık gına geldi, sistem hikâyesinden…

Soyut kavramlara takılmak, sıkışınca bunlara sığınmak, “insan etkisi”ni yok sayarak “sistem”e yön verenleri bilinçli ya da bilinçsiz aklama yoluna gitmek… 

Sonuçta “görev kusuru” işleyenlerin yarın kendilerine hizmeti sürdüreceğini ya da kendilerinin de yararına karar vereceklerini ummak…

Sonuç?

Yakınanlar, yakındıklarına sığınarak kendi başarısızlık/ beceriksizliklerini örtmek, gözleri asıl sorunlardan ötelere çekmek çabasında olurlar. 

“Sistem”, bir bilgisayar programı olsa bile, bunda “insan eli” vardır.

O zaman?

“Kafa”lar değişmeli, “kafa”lar…)


*****


Önce Metin Tokat, sonra Serdar Tatlı, yani MHK gitti…


(Fenerbahçe Başkanı Ali Koç’a Alanyaspor maçı sonrası, maç dışı sorulan bir soru ve alınan yanıt:


“MHK Başkanı istifa etti. Daha önce Metin Tokat istifa demiştiniz, istifa etti.”

“Ben kimseye 'istifa etsin' demedim. 'Orada olmamalı' dedim.”


“Orada olmamalı” ne demek?

Ya istifa et ya da seni görevden alsınlar, demek değil midir?

Yazılanlara bakılırsa, Tokat’ın, görev verilmeden önce elinden tarihsiz istifa dilekçesi alınmış!

Demek  oluyor ki, Ali Koç, “İstifa ediyorum” demesi anlamsız, “Görevden aldık” denmesini istemiş! )


Metin Tokat, Serdar Tatlı gidince, kimilerinde bir “biz gönderdik” övünmesi…


Hele Beşiktaş’ınki…


(3 Temmuz Kumpası’nda “şike iddiası”yla içeri alınan eski yönetici Serdal Adalı ve teknik direktör Tayfur Havutçu’ya sahip çıkmayan yönetiminin ve o ünlü taraftar grubunun tavrını bir anımsayın!

Aklanmalar başlayınca, sanki bu, kendi mücadelelerinin sonucu gibi övündüler de övündüler…)


*****


Sona Doğru…


Yeni MHK, Kulüpler Birliği’nin de görüşü alınarak belirlendi.


(Başkan: Ferhat Gündoğdu. 


Üyeler: Yunus Yıldırım, Ahmet Şahin, Sebahattin Şahin, Hakan Sivriservi, Kamil Abitoğlu, Nihat Mızrak, Hikmet Öksüzoğlu, Serdar Çakıroğlu.)


Şimdi gelelim başlığa:


“Sistem bozuk”sa bu atama da öncekilerden farksız olacaktır, demektir! Hiçbir şey değişmiyorsa, atama yapan ve atamaya katkıda bulunanlar da “sistem”in bir parçasıdır. 


Varsayılım ki, yeni MHK'yle “çok şey”in değiştiğini gördük! 


Varsaydık ama,  “sistem bozuk” yaygarası bitmeyecek!


Kuralların, yönetmeliklerin dışına çıkanlara hesap sorması gerekenler, onları kollama yolunu seçerse, “sistem bozuk”, tehlike anında “sığınılacak liman”dır. Bir başka deyişle, olumsuzlukların örtülmesiyle, “sistem”den yararlananların çıkarları gizlenir,  “sistem”e yüklenmiş olur!


Öyleyse?


Son Söz:


“Sistem”i işler yapan da bozan da “insan”dır; onun için önce “kafa”ları değiştirmek gerekir.











Hiç yorum yok:

Yorum Gönder