14 Ekim 2018 Pazar

Aykut Kocaman Niye "Hedef"te?

Sahiplenmek, el üstünde tutulmak!

Bu, zorunlu karşılaştırmayı getiriyor, Fenerbahçe taraftarının önüne koyuyor. Ama orada farklı bakışlar ortaya çıkıyor: 

Taraftarın bölünmüşlüğü, kimilerinin başka sularda yüzdüğü gerçeği…

Fenerbahçe kesiminde kimilerinin anladığı ama anlamazlığa vurduğu soru şu:

Fatih Terim ve Şenol Güneş, taraftarlarınca niye el üstünde tutuluyor?

Kimilerine göre Fatih Terim ve Şenol Güneş’in “kusur"ları saymakla bitmez!
“Kusur” denen, taraftarca “sahiplenme”yi gerektirenler.

Biliyorum, örnek istenecek.

Herkesin bildiğini yinelemenin anlamı yok!

*****

Trabzonlu, eski kalecisi ve teknik direktörü Şenol Güneş’i sahipleniyor.

Daha dördüncü yılını doldurmadığı Beşiktaş’ta taraftar da öyle…

Fatih Terim, her zaman el üstünde… Medya, Terim’in bir dediğini iki etmiyor, gelen eleştiri ya da “haddini bildirin” yollu çağrıların gereğini yapıyor.

Şenol Güneş de Fatih Terim de stat ve sokak adlarında yaşıyor.

Çevre geniş…

Beşiktaş'ta olsun, Galatasaray'da olsun, yönetici ya da etkili olan taraftar kesimi, Şenol Güneş ve Fatih Terim’in üstüne, yakın geçmişteki bir futbolcuyu ya da bir başkasını koyuyor mu?

Şenol Güneş ya da Fatih Terim’i küçümseyen, aşağılayanlara gülümseyen, onların paylaşımlarını paylaşan yönetici var mı?

Sıra sorulara gelirse, iş uzar gider; bu da gerçeği anlamazlıktan gelenleri kızdırabilir!

*****

Fatih Terim ve Şenol Güneş, olumsuz yanlarına karşın el üstünde tutulurken, Fenerbahçe'de de Aykut Kocaman'a hakareti "hak"tan sayanlar vardı, bügün de var.

Bugünü savunmak, geleceğin daha güzel olacağını düşünmek; düne, dündeki kimi değerlere hakaret etmenin gereğini görülüyor.

Hem içte hem dışta…

Dıştaki "içte"kinden daha bir cesaret alıyor; bunu da gerekçeye bağlıyor:

Hocam, ben söylemiyorum, kendi taraftarı daha ağırını söylüyor.

Fenerbahçe’nin geçmişte neyi var?

“Kumpas” olduğu kanıtlanan bir 3 Temmuz’u…

Futbolcuların, teknik ekibin de içinde bulunduğu takım otobüsüne saldırı:

4 Nisan Toplu Katliam Girişimi…

Bir teknik direktörden öte, yerine göre başkan, yönetici, kulüp sözcüsü, Fenerbahçe’nin yetiştirdiği değerlerden biri, Aykut Kocaman’ı vardı.

*****

Sona Doğru…

Aykut Kocaman’a yönelik saldırılar, “organize”dir. Biri yalan yanlış bir “atış” yapar, “görevli”ler hemen bunun üstüne atlar. Yetmez, Fenerbahçeli olmayı kimseye bırakmayan kimileri de saldırır; "itibarsızlaştırma kervanı"na katılırlar. Farklı cephede gözükenlerin amaçları aynıdır.

Karşılaştırmayı sevmeyenler için söyleyelim:

Aykut Kocaman’ın hesap soracağı özellikle bir 3 Temmuz’u var.

Şenol Güneş ve Fatih Terim’in yok!

Şenol Güneş’in 3 Temmuz’a bağlı “olmayan şampiyonluğu” var!

Aykut Kocaman’a teknik direktör olarak eleştirel bakanlar yok değil. Böyleleri ile “itibarsızlaştırma"yı öne çıkaranları ayırt etmek gerekir. 

Kimilerinin, özellikle örtülen 3 Temmuz seviciliği, Aykut Kocaman’a tepkiye dönüşüyor.

Öyleyse?

Son söz:

Kimse, hiçbir Fenerbahçeli, Şenol Güneş ve Fatih Terim’in olumsuz yanlarına karşın el üstünde tutulmalarına şaşırmasın, tepki göstermesin; önce camiasındaki değerbilmezlere, göz ardı edilen gerçeklere baksın.




Hiç yorum yok:

Yorum Gönder