3 Mayıs 2019 Cuma

Ali Koç’u Överek, Volkan Demirel’i Yererek, Fenerbahçe’ye Zarar Vermek…

Trabzonspor maçından sonra Volkan Demirel hedefe kondu.

Başkalarının olumsuzluklarını görmeyen futbol dünyasının “gözde”leri Volkan Demirel’in en ufak “kusuru”nu bile büyüttükçe büyütürler.

Volkan Demirel’e “şaşı” bakışın temelinde, onun 3 Temmuz’daki “dik duruşu” yatar.

Trabzonspor maçından sonra Volkan Demirel’in söyledikleri dile dolandı. Dile dolayanlar, o tepkinin neyin karşılığı olduğunu bir türlü söylemediler. Bunu göz ardı ederek, Volkan Demirel’in kabadayılığından söz ettiler. 

Futbolda “sokak kabadayısı” denen kişilerin varlığına karşın, Volkan Demirel’e yüklenmek, o tür “kabadayı”ların dediklerini sineye çekildiğini gösterir.

*****

Volkan Demirel’in PFDK’den 3 maçlık ceza almasına yol açan olay neydi?

Son saniyede gelen golle 1-1 biten maçtan sonra soyunma odasına giden Trabzonsporlulara tribünden “yabancı madde” atılır. Bunlardan biri, dendiğine göre, Trabzonsporlu görevlilerinden birine gelir. O da tribünlere döner, başparmağını aşağıya doğru gösterir. 

Volkan Demirel tepkisini şöyle açıklar:

“Biz kendi derdimize düşmüşüz. Kimse bizimle uğraşamaz. Trabzonspor'un analizcisi mi, tercümanı mı bilmiyorum, arkamdan gereksiz laflar söylüyor. Gelsin benden ve camiadan özür dilesin. Yoksa onu otobüsünden alır özür diletirim. O doğduğundan beri biz burada yenilmiyoruz. Herkes haddini bilecek”

“Gereksiz laflar”, başparmağın anlattığının ağızdan çıkanları olmalı…

(Başparmağını aşağıya doğru göstermenin anlamı, ortamına göre değişir.
Fenerbahçe “düşme hattı” çevresinde dolaştığı için anlatılan şudur:
“Küme düşeceksiniz.”
Fenerbahçe, ya şampiyonluk yolunda olsaydı?
“Şampiyon olamayacaksınız.”)

Volkan’a tepki, Başkan Ahmet Ağaoğlu’ndan gelir:

"Trabzonspor Kulübünün otobüsünden adam aldırmak hiç kimsenin haddi değil. Analar daha onu doğurmadı." 

Asbaşkan Semih Özsoy, bir soru üzerine şunu der:

"Trabzonsporlularla konuşmadım. Volkan ile konuştuk. Volkan'ın dediği bizim için esastır.”

*****

Fenerbahçeliler her türlü hakarete uğrarken susan kimileri, Volkan Demirel dendi mi, “tek yanlı ateş” ediyorlar.

Oldukça kurnazlar!

Bir yandan Volkan Demirel’e, onu niye savundun diye Semih Özsoy’a yüklenirken, öte yandan Başkan Ali Koç’a övgüler düzüyorlar!

O hedefi koyanlar için “övülen”, övüldüğü yönüyle ters düşen, futbolcusunun eylem ve söylemi karşısında susması ya da açıktan tepki göstermemesiyle  “yanlış” yapıyor!

Fenerbahçe karşıtlarının amacı, Ali Koç’u överek, Volkan Demirel’i yererek, Fenerbahçe’ye zarar vermektir. 

*****

Öteden beri Volkan’a yüklenmeyi görev edinenlerden iki alıntı yapalım:

Ercan Güven, “Volkan talimat mı aldı?” başlıklı yazısında diyor ki:

“Sayın Koç’a muhtemelen seçim kazandıran ve başkan olduktan sonra da titizlikle uygulayıp takdir gördüğü ‘barışçıl yönetim’ düsturunun altına dinamit koydu Volkan. Daha yeni yeni düzelen Fenerbahçe-Trabzonspor ilişkilerini sıfırlayacak bir iş yaptı. Şayet kendi karar vermişse, kişisel inisiyatifini kullanmışsa, affı çok zor bir vaka.”

Ya “Dobra Dobra” konuştuğu iddiasında olan Şansal Büyüka?

O da Başkan Ali Koç’a övgüde kusur etmezken Volkan Demirel’e yükleniyor:

"Fenerbahçe Başkanı Ali Koç ile Trabzonspor Başkanı Ahmet Ağaoğlu, barış adına bu kadar kararlı davranıp, bu kadar önemli adımlar atarken, ilişkiler hızla normalleşmeye doğru giderken, (…) Volkan’ın maç sonu asla kabul edilmeyecek açıklaması en hafif ifadesiyle 'Pişmiş aşa su katmak' gibi bir şey…”
Asbaşkan Semih Özsoy da payını alıyor:
"Benim şaşırdığım, yönetici Semih Özsoy'un, kaptanı Volkan'ın hiçbir kesimin kabul etmediği ifadelerine arka çıkışı... Olmadı, yakışmadı... Ali Koç vizyonuna hiç uymadı.”
İki yazarın da bakışı ortak; Ali Koç’a övgü, Volkan Demirel ile Semih Özsoy’a yergi…
Saptamalar da oldukça ilginç:
Ali Koç’a seçim kazandıran ve başkan olduktan sonra da titizlikle uyguladığı “barışçıl yöntem”…
Volkan Demirel’in “daha yeni yeni düzelen Fenerbahçe-Trabzonspor ilişkilerini sıfırlayacak bir iş yapması”…

"Trabzonspor’la ilişkilerin normalleşmeye başlaması…"

Volkan Demirel’in açıklaması  ve Semih Özsoy’un destek çıkması, "Ali Koç vizyonuna hiç uymadı.” oluyormuş!

(Muhteremler, her fırsatta Fenerbahçe’nin “kırmızı çizgileri”ne saldıranlara karşı Ali Koç’un hoşgörüde kusur etmemesini istiyorlar)

*****

Sona Doğru…

Bugün Fenerbahçe’nin Galatasaray’a karşı yaptığı sert açıklamayı iyi okumak gerekiyor. 

Bakalım, bu açıklamada "Ali Koç’un vizyonuna” ve “barışçıl yöntem”ine aykırı bir durum görülecek mi?

Birilerinin yaydığı havaya kapılarak, dışa karşı gösterilen aşırı hoşgörü sonuçta Fenerbahçe'ye zarar verecekti. 

Geç de olsa bunun anlaşılması sevindirici. 

Asıl hoşgörü içe dönük olmalı.

Unutmayalım, dağılan güç zayıflatır.

O zaman?

Son söz:

Fenerbahçe karşıtlarının amacı, Ali Koç’u överek, Volkan Demirel’i yererek, Fenerbahçe’ye zarar vermektir. 



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder